7 Haziran 2009 Pazar

beni anlayın ben anlatmadan

canım kuruntularım benim.
ne onlarla oluyor, ne de onlarsız.
ama kuruntularımı kandırmayı da öğrendim artık.
kuruntularıma inanmamayı.
yine de bi şekilde içimde bi yerlerde inanıyorum keratalara..
neden mi ?
çünkü bu zamana kadar hep doğruyu söylediler.
adları kuruntu ama göbek adları gerçek..
hep doğru çıktı hep.
kuruntu deyip küçümsedim onları ama ,
ama hep haksız olduğumu gösterdiler.
en son gerçekleşen kuruntum " kesinlikle sevmiyor"du.
ve bi kaç hafta sonra bu kuruntunun gerçek olduğunu gördüm.
şimdi ben kafamda kurmıyım da kim kursun allasen ?
ama şimdiki kuruntularımında gerçek olmasından o kadar korkuyorum ki.
çünkü bu sefer hiçte hoş şeyler söylemiyolar bana.
ama yine de üzmeyi başaramadılar.
sadece bir olasılık olarak tutuyorum kenarda onları.
olursa bak oldu,
olmazsa bak olmadı diyeceğim .
hepsi bu.
umarsamazlığın verdiği inanılmaz hafiflikle devam ediyorum.
ne kadar az beklenti,
o kadar çok mutluluk..

Hiç yorum yok: